Ezgi Nedir?
Ezgi, müzik türleri içinde temel bir unsurdur ve genellikle her bir türün altında yer alır. Örneğin, klasik müzikteki eserlerde ezgi, melodi olarak ön plandadır ve eserin ana melodik temasını oluşturur. Pop müzikte de ezgi önemli bir role sahiptir. Çünkü popüler pop şarkıları genellikle basit ve akılda kalıcı ezgilere sahiptir. Caz müziğinde de, caz standardlarının çoğu belirgin ezgilere dayanır ve müzisyenler bu temel ezgilerin etrafında doğaçlama yapar. Halk müziği ve rock müziği gibi diğer türlerde de ezgi, müziğin ana unsurlarından biri olarak yer alır.
İslami Ezgi Nedir?
İslami ezgi, İslam kültürüne ve dini değerlere odaklanan, genellikle manevi duyguları ifade eden müzikal kompozisyonlardır. Bu ezgiler; Allah'a övgü, Peygamber Efendimiz'e sevgi, dua, cihad gibi manevi düşünceleri işleyerek, dinî içerikli mesajlar iletilen melodik yapıları ifade eder. İslami ezgiler genellikle enstrümantal veya vokal olarak icra edilir.
İslami Ezgilerin Oluşumu
İslami özgün müziğin (ezgilerin) tarihi gelişimi, İslam'ın doğuşundan itibaren çeşitli coğrafyalarda ve zamanlarda farklılaşmıştır. Başlangıcı Hz. Muhammed'in hayatıyla bağlantılıdır. Daha sonra farklı İslam coğrafyalarında tarihi devirler ve kültürel etkileşimler müziğin evriminde rol oynamıştır. İslami özgün müzik, Türk müziği içinde kendine özgü bir yere sahiptir. Dini temalara dayalı bu ezgiler, Türk müziğine derin bir etki yapmıştır.
“80’li yıllarda Ulvi Alacakaptan öncülüğünde tiyatrolar düzenlenmekteydi. Bu oyunların içerisinde marş formunda eserlere yer verildi. 1984 yılında Barbaros Ceylan tarafından ilk besteler yapıldı ve ilk icra “İnsanlar ve Soytarılar” oyununun sahnelenmesi ile gerçekleşti. Oyun ilk kez 10 Mayıs 1985’te Kocamustafapaşa’da Çevre Tiyatrosu’nda oynandı. 100. gösterimi ile galası da Şan Tiyatrosu’nda oynandı. Galada Barbaros Ceylan tarafından konser verildi. Bu da kayda geçebilen ilk konserdir” (Gültekin, 2015).
İçinde marş bulunan bandrollü ilk kaset Mute Destanı’dır. 1986 Ocak ayında yayınlanan Mute Destanı’nda 5 beste bulunmaktadır. Kaset Ulvi Alacakaptan’ın anonsu ile başlar: “Mute Destanı. Bu bant, Zaman Yayıncılık Selam Dergisi tarafından hazırlanmıştır. Yazan: İbrahim Sadri, Özgün Müzik: Barbaros Ceylan, Yöneten: Ulvi Alacakaptan.”
Mute Destanı iki kez kayıt yapılıp piyasaya sürülmüştür. Kasetteki Barbaros Ceylan’ın bağlamalı marş icraları fıkıh açısından çok tepki almıştır. Bir yıl kadar sonra sadece def kullanılarak çalınmış ve marşları konservatuardaki müzik bölümü öğrencilerine söyletilmiştir.
Halk sergilenen tiyatrolara yoğun ilgi göstermiştir. Aynı ilgi Mute Destanı’nda da görülmüştür. Kısa süre içinde insanların ilgisini fark eden yapım şirketleri bant tiyatrolarının sayısı çoğaltmaya başlamıştır. Ardından tiyatroların içinde seslendirilen eserlere ilgi daha da artmış ve yapım şirketleri kaset çıkarmaya karar vermiştir. Başlangıçta, bu kasetin sadece tiyatro eserinde kullanılan müziklerden oluşması planlanmıştır. Eserleri okuyan sanatçılar ile görüşülmüş ve dine uygun olmadığı gerekçesiyle olumlu cevap alınamamıştır. Konuşmalar ve ikna çabaları sonuç vermiş sanatçılar eserleri okumak için stüdyoya girip ezgileri seslendirmeye başlamışlardır. Halk bu kasetlere ilgi göstermiştir. Halkın bu ilgisini gören yapımcı ve sanatçılar kaset sayılarını çoğaltarak üretime devam etmişlerdir.
Projenin Konu ve İçeriği
Bu proje, Türkiye’de 80'li yılların sonlarında başlayan 90'lı yıllarda büyük ilgi gören İslami özgün müziğin tarihçesinin araştırıldığı bir sözlü tarih ve belgelendirme çalışmasıdır.
Yapılan araştırmalar sonucu elde edilen bilgiler web sitesine aktarılmıştır. Aktarılan bilgiler “Ezginin Peşinde” adıyla oluşturulan Instagram ve YouTube hesaplarında mecraların formuna uygun şekilde tasarlanarak paylaşılmıştır. Müzik türünün öncü sanatçılarından olan Eşref Ziya ve Abdülbaki Kömür ile görüşüp mülakat yapılarak kesitler halinde paylaşılmıştır.


Projenin Amacı
Proje İslami özgün müzik tarihini ve gelişimini kültürel miras bağlamında ele almasının yanında, Türkiye'de 1980'li yılların sonlarından başlayan ve günümüze kadar gelen İslami özgün müziğin tarihçesini araştıran bir sözlü tarih ve belgelendirme çalışmasıdır. Projenin amacı, müzik türünün nasıl ortaya çıktığını ve dinleyici hedef kitleye nasıl ulaştırıldığını incelemektir. Bu bağlamda, İslami özgün müziğin genç nesillere ulaşmasını ve daha görünür kılınmasını sağlamak amacıyla bir web sitesi kurulmuştur. “Ezginin Peşinde” adıyla oluşturulan internet sitesi, Instagram ve YouTube hesapları aracılığıyla bu bilgilerin geniş kitlelere ulaşması sağlanmıştır. Dijital ortamda, İslami özgün müziğin tanıtılması ve belgelenmesi amacıyla düzenli olarak içerik paylaşımında bulunulmuştur.
Sonuç
Proje, 1980'lerin sonlarından 1990'ların ortalarına kadar Türkiye'de popüler olan İslami özgün müzik türünün tarihçesini ve gelişimini belgelemeyi amaçlamıştır. Yapılan sözlü tarih görüşmeleri ve arşiv çalışmaları sonucunda, bu müzik türünün manevi ve kültürel değerleri güçlendirdiği ve toplumsal kimliğin ifadesinde önemli bir rol oynadığı ortaya konulmuştur. "Ezginin Peşinde" adlı dijital platformlar aracılığıyla, bu müzik türünün geniş kitlelere ulaşması sağlanmış ve kültürel mirasın korunması hedeflenmiştir. Bu proje, İslami özgün müziğin tarihsel ve kültürel önemini vurgulayarak, gelecekte yapılacak araştırmalara katkı sağlamaktadır.
